Kaptan Zafer'den Ayrılık Açıklaması!

 

 

KAMUOYUNA ZORUNLU AÇIKLAMAMDIR

Öncelikle yeşil-siyahlı formayı giydiğim süreçte, beni destekleyen başta BÜYÜK SAKARYASPOR taraftarına, Belediye Başkanımız Sayın Zeki TOÇOĞLU’na, Başkan vekilimiz Halit EVİN’e ve ismini sayamadığım herkese teşekkürlerimi sunuyor ve haklarını helal etmelerini istiyorum.                                                              

İki kez şampiyonluk yaşadığım, formasını gururla, onurla, sevgiyle, aşkla giydiğim, uğruna birçok kez fedakârlıktan kaçınmadığım, ailemin ve Sakarya’nın göz bebeği, BÜYÜK SEVDAMDAN hiç istemesem ve kabul etmek güç olsa da ayrılmış bulunuyorum.

Çok üzgün olduğumu bütün Sakaryaspor sevdalılarının bilmesini isterim.

 

Çok zorlanarak, üzülerek, beni sevenlerin üzüleceğini bilerek bu kararı almaya mecbur bırakıldım.

Bugüne kadar sustum fakat son zamanlarda üzerime çirkince iftiralar atıldı ve yaşananlar farklı lanse edilmeye çalışıldı. Camianın ve taraftarların bu olumsuz durumdan rahatsız olduğu ve benden bir açıklama beklediğini bildiğim için bu açıklamayı yapıyorum.

BÜYÜK SAKARYASPOR taraftarının bilmesini isterim ki; bu büyük kutsal forma altında maddiyat benim için hiçbir zaman ön planda olmamıştır.

Sezon başından beri bazı kişiler tarafından üzerime oynanan oyunlar entrikalardan yoruldum artık!

Son dönemde benim kadroya girmediğim ve kaptanlık bandı takamadım diye takımı karıştırdığım gibi çirkin ithamlarda bulunuldu.

Hatta daha da ileriye gidilerek bu tarz dedikodularla yeni transfer olacağım takımlar aranarak, bu söylemlerde bulunulmak suretiyle ‘çamur at izi kalsın’ yaklaşımlarıyla ekmeğimle oynandı.

Bunu söyleyenlerin acaba somut bir kanıtı var mıdır?

Yoksa böyle çirkin iddialarda bulunan insanlar şu anda vicdanen rahat mıdır diye sormak isterim?

Oynadığımız kupa maçından sonra başkan tarafından telefonuma atılan bir mesaj ile sebepsiz yere beş hafta kadroya alınmadım.

Şunu herkes bilsin ki; oynamadığım, kadroya alınmadığım süre içerisinde hiçbir zaman hocalarıma, takım arkadaşlarıma, kulüp çalışanlarına, yöneticilerime en ufak bir saygısızlığım olmamıştır.

Hiçbir antrenmanı kaçırmadığım gibi her zaman örnek olacak şekilde en çok çalışanlar arasında oldum. Bir maçtan sonra taraftarlarımızın karakolda alıkonulduğunu duyunca onların yanında olduğum için uyarı aldım.

Bazıları gibi param yatırılmadı diye hocalara hiçbir şey söylemeden antrenmanı terk etmedim ve idmana çıkmama gibi sportmenlik dışı bir davranışta bulunmadım.

Başkanın yanına gidip te takım arkadaşımı şikâyet etmedim.

Bu takıma yeni gelip takımı çiftliğe çevirmişsiniz diyenler size söylüyorum:

Bu takımı çiftliğe çevirenler bu takımı şampiyon yaptı!

Kazanılan bir maçtan sonra takım arkadaşıma ağza alınmayacak sözleri ben sarf etmedim ve soyunma odasında kavgayı ben çıkartmadım.

Yeniler eskiler ayrımını, takımı Şampiyon yapanların primlerini vermeden, takıma yeni katılanlara peşinat ödemelerini vererek ben yapmadım.

Takımda adaletsiz bir şekilde para dağılımı yaparak takımın huzurunu, düzenini, takım bütünlüğünü ben bozmadım.

Her defasında sözler verip te sözünü tutmayan ben değilim.

Şampiyon olduğumuz final maçında, kaptan olarak çıktığım maçtan sonra kaptanlık pazubandını Murat Hacıoğlu’nun koluna takıp kupayı ona kaldırtan da bendim. Kaptanlık bandıyla işimin olmadığını o ayrıntıyı görenler bilirler.

Ben bandı sorun etmedim, sorun edenler esame listesini maçtan 5 dakika önce değiştirenlerdir.

Şimdi kamuoyuna sormak isterim;

Bu takımı ben mi karıştırdım, yoksa bunları yapanlar mı?

Bu güne kadar oynadığım ve ekmeğini yediğim hiçbir takıma, burada bana her zaman desteğini verenlere, ayrıldığımı duyunca gözyaşlarını tutamayanlara, asla ihanet etmedim, edenlerin de içinde olmadım.

Bundan önce de olduğu gibi, başka bir formayı terletsem dahi, Sakaryaspor’u ve Büyük Sakaryaspor taraftarını asla unutamam.

Bizlerden ne olursa olsun desteğini esirgemeyen, en kötü şartlarda da yanımızda olan Büyük Sakaryaspor taraftarına ve Sakarya sevdalılarına sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum ve onlara birazcık da olsa hakkım geçtiyse helal olsun diyorum.

Son olarak, umarım bu büyük camia bir gün hak ettiği yerlere gelecektir. Buna canı gönülden inanıyorum.

 

Zafer Aydoğdu