Orhangazispor Maçı Gözlemleri.

MAÇ ÖNCESİ YOĞUNLUK.

Futbol şehri olarak adlandırılan şehirimizde maç öncesi tam bir mahşer yeri provası vardı gişelerin önünde. "İyi ki kombinemi  zamanında almışım." dedim kendi kendime köfte ekmekçilerin dumanın arkasında gördüğüm kalabalığa bakarak. 

 Turnikelerde problem yaşayacağımızı düşünmüştüm ki benim girdiğim kapının turnikenin bozuk olması ve eski usul "bileti göster-geç" tarzı giriş yaptığımız için bir problem olmadı yine şansıma.

GENEL OLARAK MAÇI DEĞERLENDİRECEK OLURSAK

  Bu maça bakarak bu ligin kalitesini tam olarak anlayabiliyoruz. Bu ligin liderinin nasıl bir futbol oynadığını görmüş olduk. Aslında rakibin tutuk olmasında taraftarımızın büyük etkisi var fakat 11 numaralı oyuncuları ve bizim zamanında play-off'a bile götürmediğimiz Umut Pusat haricinde rakip takımda ısıran oyuncuları yoktu. Ve bu takım bu oyunla bizim evimize lider geldi...

 İlk yarı baskılı oynadığımız zamanlarda Erçağ takıma güzel bir penaltı kazandırdı.  Ben de teknolojiye yenik düşüp davrandım hemen telefonuma çekiyorum penaltıyı, topun başında Hacıoğlu telefon ekranından izliyorum bakamıyorum heyecandan.

O da ne? Telefondan gördüğüm kaleci penaltıyı çıkarttı, dedim inanmıyorum indiridim telefonumu. Direk bakıyorum sahaya çıplak gözle kaptan dövünüyor. 

 Penaltı kaçtıktan sonra takım demoralize oldu bu da oyuna net şekile yansıdı. Allah korudu ki Umut'un karşı karşıya dışarı vurduğu bir top var özetlerde gözükmeyen. Penaltı kaçtıktan sonra  o golü yeseydik daha da çökebilirdik derken ilk yarı bitti.

 İkinci yarının hemen başında duran top organizasyonunda Kadir çok iyi boşa kaçtı ve soğukkanlılıkla topu kontrol edip golü buldu. Golün ikinci yarının başında gelmesi geri kalan dakikalarının seyir zevkinin  yüksek geçeceğine işaretti ve öyle de oldu.

 70 de rakip ikinci sarıdan atıldı. Bu dakikadan sonra daha çok skoru korumak amaçlı bir oyun sergilemeye başladık. 77'de Hacıoğlu'nun çıkıp Ceyhun'un girmesi ile orta sahamız ters üçgene döndü ve ileride çoğalmakta ciddi sıkıntılar yaşamaya başladık maç sonuna kadar. Ve sonradan o ters üçgeni de bozup 3lü stopere döndük.

Tam da uzatmaların 5 dakika gösterilmesi ile umutlanan rakip Serdar'ın akıl dolu pası ve Kadir'in klas bitirişi ile yerle bir oldu ve 3 puanı kaptık.

ERÇAĞ'A AYRI PARANTEZ

Şüphesiz ki sahanın en çalışkanı Erçağ idi Bir bakıyorum ileride kalan Fikret'in yerine bekte top çalıyor. Bir bakıyorum sağ kanattan o cüssesine rağmen mükemmel driblingler yapıyor. Bir bakıyorum orta kesiyor. Bir bakıyorum top indiriyorlar. O gün Erçağ'ı izlemekten büyük zevk aldığımı söyleyebiliim.

 Ayrıyetten sahadaki hırsı gözümüze o kadar çarpıyor ve her gittiği takımda taraftarın sevgili olması da bunun göstergesi. Formanın ağırlığını ve camianın büyüklüğünü bilip yürekten oynuyor.

TRİLAYLAY CELİL'İN KEYFİ YERİNDEYDİ

Numaralı tribünün yoğunluğundan bunalan tribün efsanelerinden "Trilaylay Celil" ikinci yarıyı özel locasından takip etti. Ve devra arası dansı ile de ilgi odağıydı. Güvenlik gerekçesiyle oradan indirmek isteyen polis'e rica eden taraftarlada birlik ve beraberliğimizin göstergesi oldu.

TEK TEK DEĞERLENDİRECEK OLURSAK

Ozan Öztürk: Taraftarlarımca eleştirsede maçta kalesinde güven verdi. Yan toplardaki kayıpsız kontrolleri ve bir iki pozisondaki refleksleri iyiydi. Ben tek bir eksik görüyorum: el ile oyun kurma. Aslında Yavuz'u izlemiş bizi degaj vuruşlar tatmin etmiyor da olabilir, bilemiyorum.

Zafer Aydoğdu: Defansın sigortası görevini tam olarak yerine getirdi. Bir kaç yan topta golü de kokladı fakat olmadı. Kısmet Ordu ve nicelerine.

Burak Bekaroğlu: Yahu kardeşim bir top bir adamın ayağına bu kadar mı yakışır. Eğer Burak kendini geliştirmeye devam ederse milli takımın vazgeçilmez oyuncularından olacaktır.  Türkiye'de oyun kurma kabiliyeti olan stoper sayısı bir elin parmağını geçmez ve 5 yıl içerisinde bunların içerisinde başparmağın Burak olacağını düşünüyorum.

Fikret Topaloğlu: İlk yarıda yüreğimizi ağzımıza getiren bir kaç hata yaptı fakat ikinci yarı toparladı ve hücuma ciddi şekilde destek oldu. Ancak ben hala bu sene geçen seneki Fikret'i hiçbir maçta göremedim.

Ahmet Aktaş: Çözemediğim oyuncularımızdan. Top sürdüğünü hiç görmedim, bir tane ortasını görmedim. Şampiyon takımın bekleri top sürüp orta açacak arkadaş! Fakat Ahmet'e yüklenmek istemiyorum bu konuda zira maç taktiğide bu olabilir takımımızın. Bu gibi maçlarda beklere "çıkmayın, basit oynayın" talimatları verilebiliyor. Ayrıca defansif olarak da bir hatasını görmedim. İzledikçe kafamıza oturacak, bakalım inşallah katıkısı devam eder.

Serdar Ümit Deniz: Kilit pasları, duran top hakimiyeti ve uzaktan sert şutları ile tam bir maestro idi nazer değmesin.

Ferhat Yazgan: Ciddi söylüyorum ilk yarı takımımızı 10 kişi oynattı. Belki kendisinden beklentimiz büyük olduğu için gözümüze vasat geliyor ama görünen böyle. Neyse ki ikinci yarı toparladı ve sorumluluk almaya başladı. Tekirdağ hazırlık maçında izlediğimo Ferhat ile bu maçta izlediğim arasında dağlar kadar fark vardı. Beklentilerimizi karşılaması dileğiyle...

Talha Mayhoş: Maçtan önce bi şeyler söylemek istiyorum. Eğer hafta içi sosyal medya ağırlaşmış olmasa idi, taraftar olarak üstüne çok gidilebilir ve morali bozulabilirdi. Maçta da en çok merak ettiğim performans onundu çünkü aksi bir durumda maçta iyi oynasa bile en çok tepkiyi hafta içi olaylarından dolayı Talha görecekti. Korktuğum oldumadı, Talha iyi oynadı ve takımımız galip geldi.

Erçağ Evirgen: Tartışmasız sahanın en çok mücadele vereni. Sürekli rakibi ısırdı ve ataklara üst seviye katkılarda bulundu. Bu performansı bence Erçağ'ın %70i. İlerleyen haftalarda eski takım taraftarlarının seslendiği şekilde performansının %100ünü gösteren Psikopat Erçağ'ı keyifle izleyebiliriz.

Murat Hacıoğlu: Rakipler daha bizi çözmeden ilk 2-3 hafta maçlarında keyifle izledik. Sonrasında gelen bütün rakipler ilk önce Hacıoğlunu kilitlemeye çalıştı takımımızın etki alanını kısmak için. Yaşına rağmen çok fiziki mücadeleye girdi kaleyi denedi kilit paslar attı ve kendisini kilitlemek isteyen rakibe ters tepki. Penaltı'yı kaçırması talihsizlikti fakat diğer duran toplarda çok güzel ortalar keserek golü getirdi.

Abdülkadir Akyıldız: Şöyle maç esnasında tribünlere kulak verin, en çok sitem edilen kişi kendisidir, fakat adamda öyle bir yetenek var ki adam atıyor abi atıyor işte. Ataklarda topu eziyor olabilir fakat fırsatını buldu mu affetmiyor. Hele ki ikinci gol yetenek kokuyordu, böyle devam etmesi dileğiyle...